Translate

14 Eylül 2012 Cuma

TV DİZİLERİ ve AİLE KAVRAMI


Önceki gün bir sevdiğim ve saygı duyduğum bir dostum Mesut beyin elektronik posta ile çevresine gönderdiği TV dizileri hakkındaki düşüncelerini çok beğendim. Düşündüm ki Mesut beyin de iznini alıp metin üzerinde biraz düzenleme yaparak sizler ile paylaşırsam belki miktar faydamız olur.

 

TV DİZİLERİ BİZİ NEREYE SÜRÜKLÜYOR?


İzindi tatildi derken, herkes işbaşı yapmaya başladı, okullar açılıyor, dersler başlıyor. Başlayan bir şey daha var: DİZİLER. Biz TÜRK Milletinin AİLE dersleri, maalesef birçok kanalda yayınlanan diziler benim kanayan yaramdır. Birçok dizinin aile yapımıza uymadığını bilindiği halde çoğumuz tarafından seyrediliyor. Seyredilince de yeni rezilliklerle yenileri çekiliyor.

Bu dizilerde (genelde ) erkekler yakışıklı ve çok zengin, kadınlar da çok güzel çekici vs. olmaktadır. Dizi sonrası gerçek hayatta bunların olmaması insanların ilişkilerini zedelemektedir.

Aile değerlerimizle kesinlikle ilgisi olmayan, aldatmayı, tecavüzü, tuhaf ilişkileri artık normal hale getiren bu yapımlar aldığı reytingler sayesinde var olmaktadır. Hele bu dizilerin çocuklarla aynı ortamda seyretmenin sakıncalarını anlatmaya sanırım gerek yok. Burada özellikle kanal adını vermek istemiyorum hepimiz kimin ne yaptığını kimin hangi konuları ön plana çıkartmak isteğini ve bahsi geçen çirkin ve aile yapımıza hiç uymayan durumları normalleştirme gayretini çok iyi biliyoruz.


Peki, neden hala seyrediyoruz?

Neden destek veriyoruz?

Bizlerden gelen büyük talep patlaması (!) sonucu yeni diziler gelmiştir.

İstatistiklere göre aile içi şiddet, eş kavgaları, boşanmalar vs. her geçen gün artıyor. Bu oranlarda bu tarz dizilerin azımsanmayacak bir payının olduğunu düşünüyorum.


Zaman bizim zamanımız, giden ömür bizim ömrümüz, tercih bizim tercihimiz.



Aile bizim ailemiz zehirlemeyelim.

Saygılarımla,